29 Ocak 2010 Cuma

Perinçek'in cezaevinden verdiği emir!


Poyrazköy iddianamesi'ne göre sanık askerler Perinçek'le irtibat halinde. Hatta Karargah Evleri emri Perinçek'ten gelmiş...

Poyrazköy iddianamesi sivil mahkeme tarafından kabul edildi. İddianamenin ayrıntıları medyaya yansımaya başladı.

Ergenekon soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan İşçi Partisi (İP) Lideri Doğu Perinçek’in “Poyrazköy Cuntası” tarafından “fabrikatör” ismiyle kodlandığı ortaya çıktı.

Ayrıca Poyrazköy iddianamesine konulan belgelere göre sanık askerler Silivri Cezaevi'nde bulunan Doğu Perinçek'le irtibat halinde. İrtibatı sağlayan kişi ise bir süre önce ikinci kez tutuklanma kararı çıkartılınca intihar eden Kurmay Yarbay Ali Tatar. Aynı belge Devrimci Karargâh iddianamesinde bir suç delili

FABRİKATÖR İLE GÖRÜŞÜLDÜ

Poyrazköy İddianamesi’nde, Levent Bektaş’tan ele geçen DVD’deki “Fabrikatör” olarak anılan Perinçek’le ilgili notta, “Fabrikatörle görüşüldü Aydınlık gelecek hareketi daha aktif hale gelmeli. Şafak Yürekli kontrolü elde tutmalı, bahriyede tanıtım ve dağıtım daha fazla olmalı” denildi.


M.G.'DEN ÇOK MEMNUNLAR

Bir başka notta da şu ifadeler dikkat çekti: “M.G’nin çok iyi irtibatları var iyi istihbarat topluyor Veli başkan, Levent başkan ve Fabrikatör çok memnun kendisi Ermeni dostlarımızdan.”

BAYDEMİR İKİ KEZ UYARILMIŞ

İddianamede adı suikast listesinde olan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’in, güvenlik konusunda 2007’de iki kez uyarıldığı ortaya çıktı. 13 Şubat ve 10 Ekim 2007 tarihlerinde yapılan iki tebligatta, örgüt ismi belirtilmeden, Baydemir’den güvenlik önlemlerini artırması, programlarını gizli tutması ve kullandığı güzergahları sık sık değiştirilmesi istenilmiş. Baydemir’e 23 Ocak 2008’de ve 21 Mayıs 2009’da da yine güvenlik uyarısı yapılmış, ancak silahlı saldırı yapacak bir örgüt adı verilmemişti. Son olarak 19 Ocak 2010’da yapılan tebligatta ise, diğerlerinden farklı olarak Baydemir’e PKK’nın adı verilmişti.

BU KEZ HİÇ GİZLİ TANIK YOK

Ergenekon soruşturması kapsamında hazırlanan 3 iddianamede birçok kişi “gizli tanık” olarak dinlendi. Bu “gizli tanık” ifadeleri iddianameleri temel dayanağı oldu. Ancak Poyrazköy’deki mühimmatla ilgili iddianamede hiç gizli tanık olmaması dikkat çekti. İddianamede tanık olarak Cevdet Yılmaz, Güniz Takmaz, Abdurrahman Yılmaz isimleri yer aldı.

İHBARI EN BOL İDDİANAME

Poyrazköy iddianamesinde tam sekiz ihbara yer verildi.

1- Poyrazköy’deki mühimmata ilişkin ilk ihbar, 15 Aralık 2008 tarihinde Ahmet Demir isimli kişi tarafından savcılığa gönderilen bir mektuptu. Mektupta Koç Müzesi’nin bahçesindeki eski bir denizaltında bulunan patlayıcı maddelere ilişkindi.

2- İstanbul emniyetine 23 Mayıs 2009’da gelen bir e-mail’de Kafes Eylem Planı ihbar ediliyordu.

3- 2 Şubat 2009’da Beykoz Jandarma Komutanlığı’na gelen ihbarla kazılar başladı ve çok sayıda mühimmat bulundu.

4- 155 mail ihbar hattına 23 Şubat 2009’da gelen ihbarda, Beykoz’da bir alana Levent Göktaş’a bağlı bir ekibin patlayıcı madde gömdüğüne dair bilgiler vardı. Yapılan kazılarda mühimmat bulundu.

5- 16 Nisan 2009’da yapılan ihbarda ise, ‘Poyrazköy’de ele geçen mühimmattan Bedrettin Dalan’ın haberi var’ deniyordu.

6- 10 Mayıs 2009 günü Beykoz sahilinde balık tutan kişinin 155 Polis İmdat hattını arayarak su altında bir poşet içinde şüpheli cisimler gördüğünü bildirdi. Yapılan incelemede çok sayıda silah ve mühimmat denizden çıkarıldı.

7- 24 Mayıs 2009 tarihinde yine Emniyete bir ihbar e-maili ulaştı. Deniz Kuvvetlerinde asker olduğunu belirten kişi, ’Ergenekon terör örgütü üyesi Deniz Kuvvetlerinde görevli bazı şahıslar’ hakkında bilgi verdi. Bu ihbarda Kafes Eylem Planı ve amirallere suikast iddiasına adı karışanların isimleri yer alıyordu.

8- 29 Haziran 2009 tarihinde yapılan bir başka ihbarda ise “cuntacı” olarak isimlendirilen Dursun Çiçek hakkında bilgiler yer aldı.




PERİNÇEK BAŞKANIMIZIN EMİRLERİ


Poyrazköy’de bulunan mühimmat ve emekli Albay Levent Bektaş’ta bulunduğu iddia edilen ‘Kafes Eylem Planı’yla ilgili hazırlanan iddianamede ilginç iddialara yer veriliyor. ‘Nisan Bülteni’ adlı dokümanda, ‘Poşu Perinçek Başkanımızın Emirleri’ başlığı altında, ‘Poyrazköy-Kafes’ soruşturmasında tutuklanan emekli Albay Bektaş’ın yerine ekiplerin yeniden kurulması ve yeni oluşumu da Albay Mücahit Erakyol’un organize etmesi, Poyrazköy’deki malzemelerinse korunaklı bölgelere dağıtılması” ifadeleri yer alıyor. Aynı flaş diskte ortaya çıktığı iddia edilen bir diğer dokümanda ise intihar eden Yarbay Ali Tatar’ın Perinçek ile teğmenler arasında ‘kurye’ olduğu öne sürülüyor. Radikal'in haberine göre ilginç olansa bu belgenin bir bölümünün ‘Devrimci Karargâh’ örgütü iddianamesinde de yer alması.

‘POŞU PERİNÇEK'İN EMİRLERİ

İki amirale suikast yapacakları iddiasıyla soruşturulan teğmenler Alperen Erdoğan, Yakut Aksoy, Tarık Ayabakan ve Burak Düzalan’ın Kocaeli Değirmendere’deki adreslerinde 18 Temmuz 2009’da yapılan aramada bir flaş disk ele geçirildi. Bu flaş diskte yer aldığı iddia edilen ‘Nisan Bülteni’ başlıklı metinde, “Poşu Perinçek Başkanımızın Emirleri” başlığı altında şu ifadeler yer alıyor:

- “Moraller ve motivasyon zirvede tutulsun bu konuda her türlü faaliyet organize edilsin.
- İçerdekilere ve ailelerine yardımlar aksatılmasın ihtiyaca göre aidatlar arttırılsın.
- Atlas güvenlik, E.A. ve diğer emekliler hainleri bulmada aktif kullanılsın.
- Levent Bektaş’ın ekiplerinin yerine yeni ekipler kurulsun.
- Yeni timlerin oluşturulmasını Mücahit Erakyol Albay organize etsin.
- Poyrazköy’de kalan malzemeler korunaklı bölgelere dağıtılsın.
- Karargâhın emri olmadan hiçbir operasyonel eylem yapılmayacak bu konuda son emir yetkisi Levent Bektaş’ındır.
- Genç subayların fikri altyapılarının ve ideolojilerinin sağlam temellere oturabilmesi için eğitim ve kamp çalışmaları yapılsın, bu bağlamda doküman ve materyallerin ulaştırılma kanalları kontrol edilsin.
- Yayınlar takip edilip çözümlemesi yapılmalı.
- Genç teğmenler arasında taban çalışmaları için A.Y.’in ekibi harekete geçirilecek.
- İnternet yoğun bir şekilde propaganda faaliyetleri için kullanılacak
- Devrimci Karargâh’taki çekirdek kadronun çylerj (metinde böyle geçiyor) ile Aydınlanma ve yeni adam kazanma evleri birbirinden ayrılacak, irtibatları kesilecek. (Devrim fikrinin genç subaylar arasında geniş tabana yayılması için yeni projeler geliştirilecek)
- Emirlerin iletiminde köprü elemanlar kullanılacak
- Deşifre olanlar derhal görevden alınacak Karargâh dışı görevler verilecek
- Aydın Ortabaşı, ÇYDD’den gelen parasal kaynakların miktarlarının Perinçek’in emirleri doğrultusunda artırılması. Diğer - - parasal kaynak konusunda yeni satış kanalları (maddeler) oluşturulacak
- Aydın Ortabaşı’nın mezun ettiği kız öğrenciler, yapının sivil tabanına, hızlı bir şekilde kazandırılması için organizasyonlar yapılacak
- Devrimci teğmenlerin yeteneklerini artırıcı eğitimlerden geçirilecek, emir ve görevler yeteneklerine göre verilecek
Yandaş medya ve onları yönlendirenler Komutanlarımızı kuşatmışlardır. Devrimci Subaylar Komutanlarımıza dinamizm kazandıracak eylemleri hayata geçirecektir.”
- Bu arada, yasadışı 15 Ağustos 2009’da hazırlanan ‘Devrimci Karargâh Davası’ iddianamesinde de ‘Nisan Bülteni’ başlıklı metne yer veriliyor. Ancak iki metin arasındaki farklılık dikkat çekiyor. Devimci Karargâh İddianamesi’nde bu metin için şu ifadeler kullanılıyor:

AYNI BELGE FARKLI İSİM

“Nisan Bülteni’ isimli bir sayfadan oluşan ve ‘Başkanımızdan’ başlıklı belgede ‘Doğu Periçek Başkanımızın emirleri’ altbaşlığı ile devam eden maddeler arasında şüpheli Aylin Duruoğlu’nun (Vatan gazetesi çalışanı, Devrimci Karargâh soruşturmasında tutuklanmıştı) tahliye kampanyalarına genç teğmenlerin destek vermesinin istenildiği, bu konuya ilişkin de S.D. organize edecek’ şeklinde ibarelerin bulunduğu, yine aynı belgeler içerisinde ‘başkandan gelen emirler doğrultusunda yapılan görevlendirmeler’ başlığı altında Devrimci Karargâh terör örgütüne yönelik çalışma ve belgelerin bulunduğu...”

Poyrazköy-Kafes İddianamesi’ndeki belgedeyse gazeteci Duruoğlu’nun adı geçmiyor.

Teğmenlerde ele geçirildiği öne sürülen aynı flaş diskteki ‘diğer’ başlıklı bir dosyada ‘görevlendirme’ başlığı altında Albay Levent Görgeç’ten bahsedilerek, şöyle deniliyor: “Başkandan gelen emirler doğrultusunda yapılan görevlendirmeler’ başlığı altında; ‘Devrimci Karargâh’taki çekirdek kadronun diğerleri ile olan bağlantılarının yapıya zarar vermeyecek şekilde ayrıştırılmasını Levent Görgeç sağlayacak’ şeklindeki ibare...”

Üç aşamalı emir komuta

Yine aynı flaş diskte bulunduğu iddia edilen ‘C’ klasöründeki ‘Eruygur’ adlı belgede, “ERUYGUR Paşa ile Eğitim Komutanlığı’nda yapılan toplantıda karargâhımızı ilgilendiren emirler” başlığı altındaysa, “Toplantıya katılanlar: Şener ERUYGUR, K S. , F. L , Levent GÖRGEÇ, L. E. , D. C ., T. E.” ifadeleri yer alıyor. ‘Emir Komuta’ başlığı altında ise “Oluşturulacak projelerin sevk ve idaresi üst kuruldan onaylandıktan sonra üç aşamalı emir komuta zinciri ile hayata geçirilecektir” deniyor.

Devamında, intihar eden Albay Ali Tatar’ın ‘kurye’ olduğu öne sürülerek, şu şoblon sıralanıyor: “Proje Planlayıcısının Emirleri ><< Köprü Eleman >>> Projeyi gerçekleştirecek Karargah
Doğu Perinçek (Silivri)<< kurye >> Ali Tatar <<<< Karargah Teğmenleri (Mahir)



ASKERİ MAHKEME DELİLLERİ İSTEDİ

Poyrazköy İddianamesi’nin sivil mahkeme tarafından kabul edilmesi tartışma yarattı.

Bazı hukukçular, davanın uyuşmazlık mahkemesine gidebileceğini söyledi

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından önceki gün kabul edilen 297 sayfalık Poyrazköy iddianamesi ve iddianamenin delillerini oluşturan 24 ek klasör Askeri Başsavcılık tarafından istendi.

Dün İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne faks geçerek dava dosyasını talep eden Askeri Başsavcılık, dava açılan 17 asker hakkında soruşturma yürütüldüğü, bu soruşturma kapsamında iddianame ve ekleri incelemek istediklerini bildirdi.

Mahkemenin, bu talep üzerine iddianamenin bir örneğini Askeri Başsavcılığa gönderdiği, ek klasörleri de önümüzdeki günlerde yollayacağı ifade edildi. Askeri Savcılığın, dosyayı Anayasa Mahkemesi’nin askere sivil yargı yolunu açan düzenlemeyi iptal eden son kararının ışığında inceleyeceği iddia ediliyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder