29 Ocak 2010 Cuma

Katliam planını ispat eden 5 delil


Ergenekon'un Koç Müzesi'ne düzenlemeyi planladığı bombalı saldırı uzun süre tartışılmıştı.
Belli bir kesim, böyle bir katliamın yapılmasının mümkün olmadığını, hiçbir örgütün bu kadar kanlı bir eylemi düzenleyemeyeceğini savunuyordu. Savcılar, Poyrazköy iddianamesinde suçlamalarını 5 delille ispat ediyor. İşte o deliller:

1- 15 Aralık 2008 tarihinde M. Ahmet Demir isimli şahıs cumhuriyet savcılığına bir ihbar mektubu gönderiyor. Mektupta, 16 Kasım 2008 tarihinde Haliç sahilinde bulunan Rahmi Koç Müzesi'nde sergilenen askerî denizaltı içerisinde patlayıcı madde bulunduğu, görevliler tarafından olayın bildirilmesi üzerine Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda görevli bir ekip tarafından patlayıcıların alınarak personel eğitim alanında imha edildiği, olay ile ilgili olarak adli mercilere bilgi verilmediği gibi sorumluların da araştırılmadığı bildiriliyor. Mektupta yer alan CD'de patlayıcılara ait görüntüler yer alıyor. (İddianame sayfa 17)

2- Savcılar 29 Ocak 2009 tarihinde ihbar mektubunda adı geçen müze görevlisi emekli Astsubay Hasan Oğuz İşleyenel'in ifadesini alıyor. Emekli astsubay, poşet içerisinde TNT kalıpları, 1,5 metre kadar fitil ve 5-6 adet fünye olduğunu gördüğünü, olayı müze müdürüne bildirdiğini anlatıyor. Müdürün de patlayıcıları Kuzey Deniz Saha Komutanlığı'na bildirdiğini ve aynı gün oradan gelen bir binbaşı ve iki astsubaya tutanak karşılığı teslim ettiklerini anlatıyor. Bu konuda yapılan askerî soruşturma takipsizlikle sonuçlanıyor. (Sayfa 17, 18)

3- 23 Mayıs 2009 tarihinde bir ihbar mektubu daha geliyor. Mektupta Kafes Eylem Planı olduğu ve 'ülke içerisinde çeşitli eylemler yapılarak ülkede Ergenekon örgütünün hedefleri doğrultusunda kargaşa çıkarılması'nın hedeflendiği anlatılıyor. Yapılacak işler sıralanırken şu cümleler dikkat çekiyor: "Kasımpaşa'da bulunan Koç Müzesi'ndeki denizaltına patlayıcılar yerleştirilmesi de yine aynı plan dahilinde yapılmış bir eylemdir. Bu plana göre 200-300 kişilik bir öğrenci grubunun müzeyi ziyaretleri esnasında patlayıcılar patlatılacak ve ortalık kan gölüne dönecekti. Tabii bunun sonunda sorumlu hükümet tutulacak, faillerin yakalanmaması insanlarımızı gerecek ve toplumda bir kargaşa ortamının yaratılması sağlanacaktır. (Sayfa 19)

4- İhbar mektubunda yer alan iddialar, şüpheli Levent Bektaş'tan elde edilen 3 No'lu DVD içerisinde gizlenmiş bilgilerle bire bir örtüşüyor. DVD'de gizlenmiş bir şekilde bulunan "aa/Cihan'dan/Notlar.txt" isimli belgede aynen şunlar yazılı: "C.G. ile görüşme notları. Koç Müzesi'yle ilgili malzemeler yerine konulmak üzere operatöre ulaştırıldı. Müzenin ziyaretçilerini artıralım, okullarda tanıtım, reklam ve organizasyon faaliyetleri yapılarak ziyaretçi yoğunluğunun en fazla olduğu zamanın belirlenmesi. Cihan Bey söyleyecek, öğrenciler projenin en önemli parçası. Operasyon tarihini teyit edelim... Koç Müzesi'nde ziyaretçi patlaması olmalı :) sıkıntı çıkmasın Bşk takip ediyor..." (Sayfa 18)

5- Savcılar kendilerine ulaşan ihbar mektuplarında adı geçen şahısların mahkeme kararıyla telefonlarını da takibe almış. Şüpheli şahısların birbirleriyle yaptıkları telefon görüşmeleri de aynı plan etrafında çalıştıklarını gösteriyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder