5 Aralık 2009 Cumartesi

Erdoğan: "Medya teröre hizmet ediyor"


Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bugün İstanbul'daydı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin açılış törenlerine katıldı. Ancak gündeminde, açılımdan İmralı tartışmalarına kadar pek çok konu vardı. Başbakan, hem muhalefete hem de basına sert sözlerle yüklendi. Erdoğan medyayı, teröre hizmet etmekle suçladı.


İstanbul'da bir dizi etkinliğe katılan Erdoğan'ın, gündeminde sıcak tartışmalar ve medya vardı.

Erdoğan medyayı, teröre hizmet etmekle suçladı.

Başbakan Erdoğan'ın medyaya "Yer vermeyin" dediği, Ergenekon soruşturması kapsamında ifade veren kuvvet komutanlarından, Öcalan tartışmalarına kadar gündemin en önemli konularıydı.

Erdoğan, medya üzerinden İmralı tartışmalarına dahil oldu. Hedefinde Öcalan'ın koşullarını öne sürerek gösteri yapanlar da vardı.

"Eleştiriye tahammülsüzlüğümüz yok"

Başbakan Erdoğan, zaman zaman basına seslendiğini, kızdığı zamanların da olduğunu ifade ederek, basına zevkinden ve nefsinden değil, canı yandığı için ve milletinin canı yanmaması için kızdığını anlattı.

Erdoğan, "Ne zaman televizyonu açarsanız bakıyorsunuz devamlı 'Şurada şu vuruldu, burada bu vuruldu, şurada şu kadar general şuraya çağrıldı, şu kadar albay, yarbay buraya çıkarıldı'. Bununla ne yapıyorsunuz? Teröre bir şeyler taşıyorsunuz ve körükle gidiyorsunuz. Bunu yapmak kime ne kazandırıyor? Bu işi isteyenler, bu tezgahı kuranlara kazandırıyor. Lütfen burada biraz hassas olalım. Bırakalım, zaten iş yargıda. Yolunda gidiyor. Yargı gerekli olan kararı verecektir" dedi.

Bunları her gün yazıp çizmekte, televizyonlarda seslendirmekte bir yarar olmadığını belirten Erdoğan, "Bu millete anlatacağınız, yol gösterecek şeyler yok mu? Milletimize ufuk verecek şeyleri anlatmak gibi dertleri yok. Hep vuruşturmak, kızıştırmak, dert bu. Burada dayanışma lazım. Bizim milli birliğimiz var, kardeşliğimiz bu. Bu dayanışmayı sağlamamız lazım. İnanın açık ve net söylüyorum, milli birliğimizi, kardeşliğimizi tesis ettiğimiz sürece, Türkiye'yi tutana aşk olsun diyorum. Bu kadar açık söylüyorum" dedi.

Erdoğan, "Bu gücümüz var ama iğneyi kendilerine batırmak gibi bir kültür ne yazık ki hala oluşmamış. Yaptıkları haberlerin, yorumların kitleleri nasıl olumsuz etkilediğini, karamsarlığa sevk ettiğini, yalan haber ve iftiraların kitleleri nasıl tahrik etiğini ya görmüyorlar ya da görmek istemiyorlar. Elbette eleştireceksin. Tayyip Erdoğan yanlış yapıyorsa eleştir, ama sor soruştur da öyle eleştir. Acaba bu haber doğru mu değil mi, sor soruştur, öyle eleştir. Bana sor, inan ben sana cevabını veririm, aslını söylerim. Bana yol göster, teşekkür ederim. Eleştir, ama hakaret etme, yalan haber yapma. Bizim eleştiriye karşı bir tahammülsüzlüğümüz yok" diye konuştu.

"Ama provokasyona karşı, yalan haberlere karşı, milletin birliğini ve bütünlüğünü hedef alan haberlere karşı, milleti galeyana getirmeye yönelik haberlere karşı hassasiyetim var" diyen Erdoğan, "Buna da kızarım, kızmak da benim hakkım. Kimse 'Buna hakkın yok' diyemez. Kimsenin siyasetçiye tepeden bakma hakkı da yok. Çünkü biz millet adına buradayız. Öyleyse biz de görevimizi yapacağız. Yani el pençe divan durup, 'emir buyurdunuz efendim' mi diyeceğiz? Yoksa söylenmesi gerekeni mi söyleyeceğiz? Milletin temsilcilerini kimsenin aşağılama hakkı yoktur ve olamaz" dedi.

Ve açılım süreci...

Erdoğan, "Birileri elini taşın altına koyamıyor. Ama bizi millet ilgilendirir" dedi; muhalefete yüklendi.

Başbakan, demokratik açılım sürecini her ne pahasına olursa olsun tamama erdireceklerini belirterek, vatandaşlardan bu süreci sabote etmeye, sorumsuzca, düşüncesizce, pervasızca tahrik etmeye çalışanlara karşı uyanık olmalarını istedi.

"Bu süreçte asla yalnız kalmak" diye bir şey düşünmediklerini, bunun kendilerine dokunmayacağını ifade eden Erdoğan, doğruya, doğruluğa ve ilkelere inandıklarını vurguladı.

"Biz milletimize inandık. Anamuhalefet, muhalefet şöyle demiş, bizi ilgilendirmez. Millet bizi ilgilendirir. Çünkü biliyoruz ki milletimiz bizim arkamızda" diyen Erdoğan'ın sözleri, vatandaşların "Vur vur inlesin, Deniz Baykal dinlesin" sloganıyla kesildi. Erdoğan, "Hiç gerek yok. Onlar tekil, çoğul burada" dedi.

Erdoğan, demokratik açılım sürecinin ak ile karanın apaçık ortaya çıkacağı bir süreç olduğunu ifade ederek, "Kimin gerçekten çözümü arzuladığı, kimin Türkiye'yi karanlıklara mahkum etmek istediği apaçık ortaya çıkmıştır. Kimin gözyaşlarını dindirmek istediği, kimin de o gözyaşlarından beslendiği ortaya çıkmıştır, daha da çıkacaktır" dedi.

İmralı tartışmaları

Erdoğan, İmralı'da AB standartlarının da üzerinde F tipi cezaevi yapıldığını, resimlerle bunun kanıtlandığını söyledi.

Bütün bunlara rağmen provokatif eylemler yapmak suretiyle kendisini buradan nemalandırmak isteyen bazı siyasi parti gruplarının da bu süreci kendine göre değerlendirmek istediğini belirten Erdoğan, "Benim milletim bunlar karşısında uyanık olacak. Özellikle de Kürt kökenli vatandaşlarım bunlara gereken cevabı vermelidir, bu oyuna gelmemelidir" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, geçmiş iktidarların el pençe divan durdukları dünya ülkeleri karşısında artık onuru ile duran bir Türkiye bulunduğunu, artık gündemi belirlenen bir Türkiye değil, gündem belirleyen bir Türkiye olduğunu söyledi. Milli birlik ve kardeşlik, demokratik açılım sürecinin bu noktada çok önemli olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bizi ayırmak, bölmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Sokakları illegal eylem yerine getirenler, 'Efendim çocuklar şöyle, çocuklar böyle' diyenlere sesleniyorum. O çocuklara molotofkokteylini attıranlar kim? O çocukları terörist eylemleri için kullananlar kim? Peki o çocukları, 18 yaşındaki Serap yavrumuzu molotofkokteyli attıkları otobüste yakanlar, onu şu anda o sıkıntılı duruma sokanlar kim? O çocuk değil mi? Ne ile izah edeceksiniz? Bir taraftan birisini mağdur, mazlum göstereceksin, öbür taraftaki o molotofkokteyli ile yanan yavruyu ne göstereceksin? Adil olalım adil. Yaklaşırken istismar değil, adaletin gereği neyse onu konuşalım, bunu söyleyelim. Birini savunurken, öbürünü unutmayalım. Adalet neyi gerektiriyorsa, onu yapalım" dedi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder